Kripto para piyasası, Avrupa’da büyük bir değişimin eşiğinde. Google, 23 Nisan 2025 itibarıyla Avrupa Birliği genelinde geçerli olacak yeni reklam politikasıyla kripto reklamlarını yalnızca MiCA (Kripto Varlık Piyasaları Yasası) lisansına sahip olan kuruluşlarla sınırlandırıyor. Bu karar, dijital varlık dünyasında reklamcılık anlayışını kökten değiştirecek bir adım olarak görülüyor.
Avrupa Birliği’nin dijital varlıklara yönelik ilk kapsamlı düzenlemesi olan MiCA, 2024’ün sonunda yürürlüğe girmişti. Ancak şimdi, bu düzenlemelerin Google gibi büyük teknoloji platformlarında uygulanmaya başlaması, sektöre doğrudan yansıyor. Yeni kurallara göre, kripto para borsaları ve cüzdan sağlayıcıları, yalnızca MiCA ya da CASP (Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcıları) lisansına sahip olmaları hâlinde Google üzerinden reklam yayınlayabilecek. Ayrıca bu firmalar, kendi ülkelerinde geçerli olan ek düzenlemelere de uymak ve Google’ın reklam sertifikasını almak zorunda.
Google’ın yaptığı açıklamada, Avrupa’nın neredeyse tamamını kapsayan bu politikanın Avusturya’dan İspanya’ya kadar 27 ülkede eş zamanlı uygulanacağı belirtildi. Böylece ulusal reklam kuralları yerine, bütün AB ülkeleri için ortak bir çerçeve benimsenmiş olacak.
Uygulamanın Amacı Ne?
Google’ın bu hamlesi, yatırımcı korumasını artırma amacı taşıyor. Özellikle son yıllarda sayıları artan dolandırıcılık odaklı kripto ön satış projeleri, sahte projeler ve vaatlerle yatırımcıları kandıran girişimler nedeniyle, regülasyonların daha sıkı hâle getirilmesi uzun süredir gündemdeydi. MiCA, bu noktada şeffaflık, mali denetim ve kullanıcı güvenliği açısından önemli standartlar getiriyor. Google da reklam alanında bu çerçeveye tam uyum sağlamak adına yeni bir dönem başlatıyor.
Ancak konunun uzmanları, bu yeni dönemin sadece pozitif etkiler getirmeyebileceğini düşünüyor. Cointelegraph’a açıklama yapan Bitget’in hukuk danışmanı Hon Ng, bu politikanın bir yandan güvenlik sağlarken, öte yandan özellikle küçük çaplı girişimler için caydırıcı olabileceğini söylüyor. Çünkü MiCA’nın lisans alma süreçleri hem zaman alıcı hem de ciddi maliyetler içeriyor.
Üstelik Google’ın da kendi içinde ayrı bir onay süreci var. Tüm bunlar, halihazırda pazara yeni girmeye çalışan ya da yatırım arayan küçük projeler için büyük bir engel anlamına geliyor.
Hon Ng’e göre, farklı ülkelerdeki geçiş sürelerinin birbirinden farklı olması da uygulamada boşluklar yaratabilir. Bazı ülkeler MiCA’ya hızlıca adapte olurken, bazıları geç kalabilir. Bu durum, Google’ın da uygulamada esnek olmasını gerektiriyor. Aksi takdirde, geçici düzenleme boşlukları ya da reklam yasaklarıyla karşı karşıya kalmak mümkün.
Büyük Oyuncular Avantajlı
Bugün itibarıyla MiCA lisansını almış olan bazı büyük platformlar var: OKX, Bitpanda, eToro, Crypto.com, Boerse Stuttgart Digital gibi şirketler bu süreci tamamlamış durumda. Bu firmalar, yeni reklam politikasında önemli bir avantaja sahip olacak. Sadece yasal çerçevede değil, reklam erişiminde de öne çıkacaklar.
Sektör yorumcularına göre bu da aslında piyasada bir “devleşme” eğilimini hızlandırabilir. Küçük ölçekli projeler oyundan düşerken, güçlü sermayeye sahip dev firmalar pastanın büyük kısmını paylaşacak gibi görünüyor. Bu da merkeziyetsizlik ilkesine aykırı bir tabloyu beraberinde getiriyor.
Küçük Oyuncular İçin Zor Bir Süreç Başlıyor
Yeni politikanın en çok etkileyeceği kesimin küçük ve orta ölçekli kripto girişimleri olduğu düşünülüyor. MiCA lisansının alınması hem zaman alıcı hem de maliyetli bir süreç. Lisanslama masrafları 15 bin ila 150 bin euro arasında değişirken aynı zamanda Google’ın kendi iç sertifikasyon süreci de firmalara ek bir yük getiriyor.
Bu durum, özellikle yeni kurulmuş ya da Avrupa pazarında büyümek isteyen projeler için ciddi bir engel olabilir. Yerel regülatörlerle iletişime geçmek, belgeleri hazırlamak, yasal danışmanlık almak gibi gereksinimler, reklam bütçesinden çok daha fazlasını tüketebilir. Yani yalnızca finansal anlamda güçlü ve kurumsallaşmış kripto şirketleri bu süreci sorunsuz şekilde tamamlayabilecek.
Kripto Projeleri İçin Alternatif Yollar Aranıyor
Google gibi dev bir platformda reklam verememek, kripto projeleri için büyük bir dezavantaj. Ancak bu durum, firmaların pazarlama stratejilerini dönüştürmesine neden olabilir. Sosyal medya kampanyaları, influencer iş birlikleri, YouTube içerikleri, Telegram toplulukları üzerinden yürütülen içerik pazarlama çalışmaları giderek önem kazanıyor.
Ayrıca, CoinGecko, CoinMarketCap gibi kripto odaklı platformlar ve Reddit, TikTok gibi etkileşimi yüksek mecralar da bu süreçte alternatif reklam kanalları hâline gelebilir. Yani Google’ın kısıtlaması, pazarlama dünyasında farklı yolların keşfedilmesini de teşvik edecek gibi duruyor.
İçeriklerde Şeffaflık Dönemi
Yeni kurallar sadece kimlerin reklam verebileceğini değil, neyin reklamının yapılacağını da etkiliyor. Artık Google reklamlarında risk bildirimleri zorunlu olacak. Ürünlerin fiyat volatilitesi, yatırımcı riskleri, regülasyon bilgileri gibi unsurlar, reklam metinlerinde yer alacak. Bu, spekülatif ifadelerin azaltılması ve reklamların daha bilgilendirici hâle gelmesi anlamına geliyor.
Özellikle “çok kazandıran token”, “bir gecede zengin eden fırsat” gibi iddialarla sunulan reklamlar tarihe karışıyor. Bunun yerine, düzenlemelere uygun, kurumsal dil kullanılan ve yasal olarak denetlenebilir projelerin ön plana çıkması bekleniyor.
Gelecek Nasıl Şekillenecek?
MiCA ile birlikte Avrupa, kripto alanında yasal bir standart oluşturdu. Google gibi küresel teknoloji firmalarının bu kuralları benimsemesi, diğer bölgelerde de benzer adımların atılmasına yol açabilir. Örneğin, ABD’deki SEC regülasyonları ya da İngiltere’nin FCA denetimleri de gelecekte benzer reklam sınırlamaları getirebilir.
Bu da şunu gösteriyor: Kripto reklamcılığı artık sadece yaratıcılıkla değil, hukuki uygunlukla da şekilleniyor. Regülasyonlara uyum sağlamayan projeler, reklam dünyasında varlık gösteremeyecek. Bu durum hem kullanıcıyı koruyan hem de sektöre kalite getiren bir adım olabilir. Ancak uygulanış biçimi ve esneklik derecesi, bu reformun ne kadar başarılı olacağını belirleyecek.
Ancak bu sürecin dengeli ve adil bir şekilde yürütülmesi gerekiyor. Aksi takdirde, yalnızca büyük oyuncuların sesinin duyulduğu bir piyasa oluşabilir ki bu da merkeziyetsizlik felsefesine ters düşüyor.
Sonuç olarak Google’ın yeni reklam politikası, Avrupa’daki kripto sektörüne yeni bir soluk getiriyor. Bu adım, yatırımcıyı koruma motivasyonu taşısa da, küçük işletmeleri dışlama riskiyle de karşı karşıya. Tüm gözler şimdi Google’ın bu geçiş sürecini nasıl yöneteceğinde ve sektörün buna nasıl tepki vereceğinde olacak.