Abu Dhabi merkezli Uluslararası Holding Şirketi (IHC), ADQ ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) en büyük bankası First Abu Dhabi Bank (FAB), BAE Merkez Bankası tarafından düzenlenen ve dirheme endeksli yeni bir stablecoin projesini hayata geçireceklerini açıkladı.
“Dijital Dirhem” olarak anılan proje, ülkenin ödeme sistemleri ve dijital altyapısını güçlendirmeyi hedefliyor. Projenin teknik altyapısı, ADI Vakfı tarafından geliştirilen ADI blok zinciri üzerinde işleyecek. FAB’ın çıkarması planlanan stablecoin, nihai onay için BAE Merkez Bankası’nın düzenleyici yeşil ışığını bekliyor.
Geniş Bir Yelpazede Kullanılacak
Abu Dabi’nin duyurduğu dirhem destekli coin, kullanıcıların günlük işlemlerden kurumsal ödemelere, hatta yapay zekâ destekli süreçler ve makineden makineye (M2M) işlemlere kadar geniş bir yelpazede kullanılabilecek.
FAB Grup CEO’su Hana Al Rostamani, bu adımı “BAE’de blok zinciri tabanlı ödemelerle etkileşimde çığır açıcı bir dönüm noktası” olarak nitelendirirken, ADQ CEO’su Mohamed Alsuwaidi de “güvenli, verimli ve ölçeklenebilir bir dijital ekonomiye geçişin temel taşı” olarak yorumladı.
“Dijital Dirhem”de Hızlı Adımlar Atılıyor
BAE Merkez Bankası, 2023 Mart’ında başlattığı “Dijital Dirhem” girişimiyle merkez bankası dijital parası (CBDC) konusunda hızlı adımlar atıyor. Geçen yıl stablecoinler için net düzenlemeler getiren banka, dijital dirhem için özel bir sembol de tasarladı.
Uzmanlar, bu hamlenin BAE’yi küresel dijital varlık pazarında öne çıkarırken, bölgesel ticaret ve yatırım akışlarını optimize edeceğini belirtiyor. Özellikle, ülkedeki büyük expat nüfusunun düşük maliyetli ve hızlı para transferi ihtiyacı göz önüne alındığında, stablecoinlerin remitans pazarında önemli bir rol oynayabileceği öngörülüyor.
ADI Blok Zinciri ve Küresel İş Birlikleri Küresel Bir Ağa Dönüştürüyor
Projenin omurgasını oluşturan ADI blok zinciri, ADI Vakfı’nın 20’den fazla ülke ile yaptığı iş birlikleri sayesinde küresel bir ağa dönüşme potansiyeli taşıyor. Vakıf, hükümetlerle uyumlu blok zinciri çözümleri geliştirerek, BAE’nin dijital para ekosistemini uluslararası arenada konumlandırmayı hedefliyor. Bu strateji, ülkenin “dijital ekonomi lideri” vizyonuyla da örtüşüyor.
Abu Dabi Küresel Piyasası (ADGM) ve Dubai Sanal Varlık Düzenleyici Otoritesi (VARA), kripto para sektörüne yönelik kapsamlı düzenlemeleriyle zaten dikkat çekiyordu. Aralık 2023’te AE Coin’in BAE’de onaylanan ilk dijital para birimi olması ve Tether’in (USDT) bölgede stablecoin geliştirme izni alması, ülkenin bu alandaki iddiasını pekiştirdi. Ancak, özellikle Suudi Arabistan’ın da CBDC denemelerine başlamasıyla Körfez’de dijital para rekabetinin kızışacağı tahmin ediliyor. BAE’nin, özel sektör destekli stablecoinlerle bu yarışta fark yaratmayı planladığı anlaşılıyor.
Dolar ve Euro’ya Bağımlılığı Azaltabilir
Her ne kadar BAE düzenleyici çerçevesini sıkı tutsa da stablecoinlerin siber güvenlik riskleri ve küresel regülasyon uyumu gibi zorlukları bulunuyor. Öte yandan, FAB gibi köklü bir bankanın projeye dahil olması, kullanıcı güvenini artırmak için kritik görülüyor. Ayrıca, dijital dirhemin uluslararası ticarette alternatif bir rezerv para birimi olarak benimsenmesi, ABD doları ve Euro’ya bağımlılığı azaltabilir.
Abu Dabi’nin dirhem destekli stablecoin projesi, yalnızca yerel bir ödeme aracı olmanın ötesinde, BAE’yi Web3 ve dijital ekonomi devriminde küresel bir aktör haline getirmeyi amaçlıyor. Dijital varlık piyasasının 2025’e kadar 10 trilyon doları aşması beklenirken, BAE’nin bu pastadan büyük bir pay almak için teknoloji, regülasyon ve stratejik iş birliklerine yatırım yaptığı görülüyor. Uzmanlar, önümüzdeki dönemde stablecoinlerin geleneksel finans sistemini dönüştüreceğini ve BAE’nin bu dönüşümün merkezinde yer alacağını vurguluyor.
Bu gelişmeler ışığında, BAE’nin dijital para alanındaki atılımları sadece bölgesel değil, küresel finansal ekosistemi de şekillendirecek gibi duruyor. Projenin detayları netleştikçe, dirhem destekli stablecoinin FinTech dünyasında yaratacağı dalgalanmalar yakından izlenecek.